Allahû Tealâ insanları ne için bir arada yarattı?
16.04.2014 23:12
Allahû Tealâ insanları ne için bir arada yarattı?
Allahû Tealâ’nın, insanları neden birarada yarattığına baktığımızda herkesin birbirine ihtiyacı olduğunu görmekteyiz.
Herkesin birbirine ihtiyacı vardır. Çünkü ihtiyaçlarımızı başkalarının gayretleri ile sağlarız. Bir başkasının sattığı gömleğe, kravata, cekete ihtiyacımız vardır. Elbisemizi temin etmek için bir yere gideriz; yemek yemek için gıda maddelerini satın alırız.
İhtiyaçlar çok çeşitlidir. Herbirini bir başka kişiden veya gruptan almak mecburiyetindeyiz. Biz bunları üretemediğimiz için üreticisinden almak mecburiyetindeyiz. Kendisi birşeyler üreten bir kişi de, topluma üretim açısından katkıda bulunur. Biz de ne üretiyorsak onu topluma sunmak durumundayız ki; geçimimizi temin edebilelim.
Herkesin başkalarının yaptığı bir şeylere mutlaka ihtiyacı olduğuna göre; biz insanlar, cemaat halinde yaşamak mecburiyetindeyiz. Bu noktada insanların birbirleriyle olan ilişkileri devreye girer.
Mutluluğun anahtarı; başkaları için yaşamaktır. Mutlu bir toplumun oluşması, başkalarına doğru davranış biçimlerini yansıtarak sağlanır.
İslâm âlemi bütün dünyada çökmüş durumdadır. İslâm âlemi, İslâm'ı yaşamak imkânının dışına itilmiştir. Bunun sebebi birtakım dîn adamlarının yanlış ve eksik ilimleridir. Çünkü İslâm'ın 5 şartıyla insanların mutlu olacağına inanıyorlar. Bunu gerçekleştiren kişinin de mutlu olabileceğini savunuyorlar.
Allahû Tealâ’nın 7 farzı vardır. Bunlar; namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, kelime- i şahadet getirmek, zikir yapmak ve ruhunu ölmeden evvel Allah’a ulaştırmaktır.
Allahû Tealâ’nın bütün sistemleri, 7 kat cehennem, 7 kat cennet, nefsin 7 kademesi, ruhun 7 kademesi olmak üzere 7'li olarak kurulmuştur.
Allahû Tealâ'nın insanlardan istediği şey, ruhlarını 7 tane gök katı aşarak Allah'a ulaştırmalarıdır. Kişinin yapması gereken Allah’a ulaşmayı dilemektir. Geri kalanı Allah yapacaktır.
Allah'a ulaşmayı dilemedikçe hiç kimse Allah'ın yoluna giremez. Bu, beraberinde bir başka şeyi, bir başka faktörü getirir; o da teslimdir. Allah'a ulaşmayı dilemenin sonunda oluşacak olan bir teslim. Bu teslimlerin ne olduğuna baktığımızda:
1. Ruhun teslimi
2. Fizik vücudun teslimi
3. Nefsin teslimi
4. İradenin Allah'a teslimidir.
Allahû Tealâ, mutlulukları da birbirinin arkasından oluşan teslimlere bağlamıştır. Kim daimî zikrin sahibi olabilmiş ise o, kesintisiz bir mutluluğun sahibidir.
Allah’ın davranış biçimlerindeki muradı da bu noktada başlar.
Allah’ın muradı; Kişinin iç ve dış dünyasında mutlu olmasıdır.Bu da kişinin nefsindeki bütün afetleri temizleyip etrafındaki bütün insanlara en güzel davranışları sergilemesidir. Yani ruhunun emrettiği davranış biçimleriyle yaşamasıdır. Bunu daha iyi anlayabilmemiz için nefsin yapısını iyi anlamak gerekmektedir.